Meme Kanseri Ameliyatı
Meme Kanseri Nedir? Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Meme kanseri meme dokusundaki hücrelerinin değişmesi ve kontrolsüz bir biçimde çoğalmasıyla oluşan hastalıktır. Kadınlarda en çok görülen kanser türlerinden biridir ve erkeklerde oluşma ihtimali kadınlara göre 100 kat daha azdır.
Meme kanserinin belirtilerinden biri memede veya koltuk altında ele gelen kitledir. Bundan dolayı düzenli olarak evde meme muayenesi ile kitle olup olmadığı anlaşılabilir. Unutulmamalıdır ki; meme kanserinde erken teşhis hayati önem arz eder!
Meme kanseri şüphesi bulunan hastaların meme kanseri uzmanına muayene olması gerekir. Bu muayenede meme kanseri teşhisi konduysa meme kanseri evrelerine göre tedavi seçenekleri değerlendirilecektir. Meme kanseri tedavisinin önemli bir kısmını meme kanseri ameliyatları oluşturmaktadır ve meme kanseri ameliyatı türüne ise onkoloji alanında uzmanlaşmış cerrah karar verir.
İstanbul meme kanseri uzmanları bu alanda hem İstanbul’dan hem de şehir dışından gelen hastaların cerrahi operasyonlarını yönetmektedir. Meme kanseri ameliyatı fiyatı ise hastanın sağlık durumuna, kanserin evresine ve operasyon gerekliliklerine göre değişmektedir. Fiyatın belirlenmesi için hastanın muayene edilmesi gerekmektedir.
Meme kanseri hastalar için erken teşhis ve tedavi ne kadar önemli olsa da tedavi seçenekleri, ameliyat ve süreç ile ilgili bilgili olması hem hasta hem de hasta yakını için değerlidir. Bundan dolayı bu makalede meme kanseri belirtileri, evreleri, riskleri; meme kanseri tedavi seçenekleri; meme kanseri ameliyatı türleri, riskleri ve ameliyat sonrası süreçten bahsedilecektir.
Ameliyat Türleri | – Lumpektomi: Kanserli tümör ve çevresindeki küçük bir sağlıklı doku çıkarılır.
– Mastektomi: Meme dokusunun tamamının alınmasıdır. Kısmi (bir kısmı), tek taraflı (bir meme) veya çift taraflı (iki meme) olabilir. – Sentinel Lenf Nodu Biyopsisi: İlk lenf nodunun çıkarılarak kanserin yayılıp yayılmadığını kontrol etmek. – Aksiller Lenf Nodu Diseksiyonu: Kanser lenf bezlerine sıçradıysa koltuk altı lenf düğümleri çıkarılır. |
Amaç | Kanserli dokunun çıkarılması, kanserin diğer bölgelere yayılmasını önlemek ve hastalığın tekrarlama riskini azaltmak. |
Uygulama Süreci | – Ameliyat öncesi mamografi, MR ve biyopsi gibi görüntüleme yöntemleri ile hazırlık yapılır.
– Hastanın genel sağlık durumu değerlendirilir. – Cerrah, tümör boyutuna, yayılımına ve lenf düğümü tutulumuna göre uygun ameliyat türünü belirler. |
Anestezi Türü | Genel anestezi uygulanır, hasta işlem sırasında tamamen uyutulur. |
Ameliyat Süresi | Ameliyat türüne göre 1-3 saat sürebilir. Lenf nodu çıkarma gibi ek işlemler yapılırsa süre uzayabilir. |
İyileşme Süreci | 4-6 hafta arasında değişir. İlk birkaç gün hastanede yatış gerekebilir. Hasta yara bakımı, ağrı yönetimi ve hareket kısıtlamalarına dikkat etmelidir. Masaj ve kol egzersizleri lenfödem riskini azaltmak için önemlidir. |
Komplikasyonlar | – Enfeksiyon, kanama ve yara açılması.
– Kol lenfödemi (lenf düğümleri alındığında kol şişmesi riski artar). – Ağrı, his kaybı ve yara izi. Bazı durumlarda kol hareketlerinde kısıtlanma olabilir. |
Ameliyat Sonrası Bakım | – Yaranın günlük temizliği, ağrı yönetimi için ilaçlar.
– Hafif kol egzersizleri. – Lenfödem oluşmasını önlemek için kolu yüksekte tutma, ağır kaldırmama. |
Psikolojik Destek | Meme kaybı veya değişimi psikolojik olarak zorlayıcı olabilir; destek grupları ve psikolojik danışmanlık önerilir. |
Takip | Düzenli kontroller, görüntüleme yöntemleri ile kanser tekrarı veya yeni bir tümör oluşumunu izlemek için takip yapılır. |
Meme kanserinin en sık görülen belirtisi memede ele gelen kitledir. Ancak her kitle meme kanserinin habercisi olmayabilir. Memede kitle olduğundan şüphelenildiğinde mutlaka doktor muayenesine başvurulmalıdır.
Meme kanserinin diğer belirtileri arasında;
· Meme cildinde çekilme,
· Meme başının retraksiyonu (içeri çekilmesi),
· Meme başından akıntı gelmesi,
· İki meme arasında simetrinin bozulması ve koltukaltında kitle ele gelmesi sayılabilir.
Memede kitle ele gelmesi en sık bulgudur. Ancak saptanan tüm kitleler meme kanserinin belirtisi değildir. Memede kitle saptandığında muhakkak doktor muayenesi ve gerekli tetkikler yapılmalıdır.
sayılabilir.
Meme kanseri kişiden kişiye farklı seyir göstermektedir. Bazı hastalarda gürültülü ve hızlı seyrederken, bazı hastalarda daha yavaş ve yumuşak gidişlidir. Bunun ana sebebi meme kanserinin farklı alt tiplerinin olmasıdır.
Ancak en önemlisi meme kanserinin erken saptanması ve evresine göre en etkili şekilde tedavi edilmesidir. Kadınlarda en sık görülen kanser olan meme kanserinin görülme sıklığı, 30 yaşından sonra hızla artış gösterir.
Kadınlarda en sık görülen kanser olan meme kanserinin görülme sıklığı, 30 yaşından sonra hızla artış gösterir.
Eskiden memenin alınması ve kaybı ile (mastektomi) sonuçlanan birçok sağlık sorununda artık güncel meme koruyucu cerrahi ile tedavi edilebilmektedir. Onkoplastik cerrahi yöntemlerinin uygulanması ile hem tedaviden taviz verilmemekte hem de yüz güldürücü estetik sonuçlar elde edilebilmektedir.
Meme kanserinin sebebi net olarak tespit edilmemiştir. Ancak genetik bu noktada en sık görülen sebepler arasındadır. Bunun yanında meme kanserine yol açabilecek risk faktörleri mevcuttur. Risk faktörleri bir kişinin meme kanserine yakalanma ihtimalini, normale oranla artıran sebeplerdir.
Bunlar:
Tüm meme kanserlerinin %5-10 oranında ailesel (genetik) eğilim görülmektedir.
Tüm meme kanserlerinin %5-10 oranında ailesel (genetik) eğilim görülmektedir. Genetik meme kanserinin en sık rastlanan nedeni, BRCA1 ve BRCA2 genlerinde genetik mutasyondur. BRCA mutasyonuna sahip kişiler için meme kanseri riski, %80 oranına kadar çıkmaktadır.
Her ay kendisini düzenli olarak muayene eden bir kadın, memesinde ortaya çıkan bir kitleyi daha erken fark edebilir. Memede ortaya çıkan tüm kitleler (sertlikler) meme kanseri değildir.
Memede beliren tüm kitleler (sertlikler) meme kanseri değildir.
Herhangi bir kitle şüphesi varsa hemen meme hastalıkları konusunda deneyimli genel cerrahi uzmanına başvurularak, doktor muayenesi yapılmalıdır. Meme kanserinde en önemli konu, meme kanserinin belirti vermeden (sertlik oluşturmadan) yakalanması ve tedavi edilmesidir.
Bu durumda sadece kanserli doku çıkartılmakta, memenin alınmasına gerek kalmamaktadır. Bu nedenle belirli bir yaşın üstündeki tüm kadınların meme filmi çekilerek, meme kanseri erken safhada yakalanmaya çalışılır. Buna tarama mamografisi denir.
Mamografi ile bir meme kanseri kitle oluşturmadan 3-4 yıl önce yakalanabilmektedir. 40 yaşından itibaren yılda bir kere genel cerrahi uzmanınca muayene yapılmalı ve mamografi çekilmelidir. Gerekli hallerde mamografiye, meme ultrasonografisi ve meme MR incelemesi de eklenebilir.
Meme kanseri doktorumuzun yaptığı açıklamaya göre tedaviye en iyi cevap veren kanserlerden biri meme kanseridir. Kanserin evresine göre çeşitli tedavi yöntemleri vardır.
Meme kanseri ne kadar erken evrede yakalanırsa tedavi o kadar kolaylaşır ve etkinleşir.
Meme kanserinin tedavisinde başarı şansı oldukça yüksektir. Ancak tedavi yöntemleri kanserin evresine göre farklılık göstermektedir. Meme kanseri ne kadar erken evrede yakalanırsa tedavi o kadar kolaylaşır ve etkinleşir.
Erken evrelerde meme koruyucu cerrahi, yani sadece kanserli dokunun çıkarılması yeterli olabilir. Daha ileri evrelerde meme başı ve meme cildinin korunarak ve implant (silikon) uygulanarak ameliyat mümkün olabilmektedir. Kanserin evresine ve operasyonun şekline göre cerrahi tedaviye radyoterapi ve kemoterapi eklenebilir.
Onkoplastik cerrahi meme kanserinin ameliyatı sırasında onkolojik prensiplerin ve plastik tekniklerin eşzamanlı uygulanmasıdır. Onkolojik prensipler, meme kanserinin hastalıksız meme dokusundan geride kanser dokusu bırakmayacak şekilde güvenli olarak çıkartılmasını gerektirir.
Memenin korunmasını isteyen her meme kanserli kadın onkoplastik cerrahi adayıdır.
Memenin korunmasını isteyen her meme kanserli kadın onkoplastik cerrahi adayıdır. Ancak bu durumda bazen geriye kalan memede kozmetik görünümü ileri derecede bozan deformiteler (sekel görüntü) ortaya çıkabilmektedir.
Bu durumun %40’lara varan oranda yeniden ameliyat gerektirecek şekilde bozuk olabilmesi ve yapılan düzeltme ameliyatlarının beklenilen düzeyde sonuç vermemesi, onkoplastik cerrahinin ön plana çıkmasına yol açmıştır.
Meme kanseri ameliyatları Meme koruyucu ameliyatlar ve mastektomiler olarak 2 gruba ayrılır. Meme koruyucu ameliyat sadece tümörün, etrafındaki bir miktar normal meme dokusu ile çıkarılarak yapılan bir işlemdir. Bu işlemin amacı memenin yerinde bırakılarak kozmetik görünümün bozulmaması ve hastanın bedensel ve ruhsal açıdan psikolojik olarak en az seviyede etkilenmesini sağlamak olmaktadır. Parsiyel mastektomi, lampektomi, kadrantektomi şeklinde isimlendirilen bu meme kanseri ameliyat yöntemleri ile kadınlar bu rahatsızlıktan kurtulmaktadır.Ayrıca bu yöntemlerde geriye kalan meme dokusunun onarımında estetik yöntemler olan onkoplastik cerrahi teknikleri uygulanır ve iyi bir kozmetik görünüm elde edilir.
Mastektomi ameliyatında ise meme dokusu tamamen alınır. Meme tümörü memede birden fazla odakta bulunuyorsa veya meme tümörü çok büyük ise mastektomi gerekli olabilir. Eskiden meme kaybı ile sonuçlanan bu işlemde artık meme başı ve meme cildini koruyarak sadece memenin içini boşaltıyoruz ve bu kısma silikon implant yerleştirerek eski meme görünümünü sağlamaktayız. Artık meme kanserinde meme kaybı tarihe karışmaktadır
Cerrahi yöntemle çıkartılan memede bulunan tümörlerin iyi huylu veya kötü huylu olması mümkündür. Bu tümörlerin insan vücudunda tekrarlama riski bulunmaktadır. Yeni bir tümör oluşması durumunda bu tümörün türünü tespit etmek için muayene, radyolojik görüntüleme ve biyopsi ile tümörün ne olup olmadığının çok iyi bir şekilde kontrol edilmesi gerekmektedir. Ameliyat sonrasında da karşımıza ağrı, kanama, şişme ve akıntı gibi enfeksiyon belirtileri çıkabilmektedir. Çıkartılan tümörün boyutuna göre vücuttan çıkan bir kütle bulunmasından kaynaklı olarak şekil bozuklukları yaşanmakla birlikte bazı durumlarda göğsün tamamken alınması da gerekebilir. Ancak bu çok nadir olan bir durumdur
İşlem genellikle bir ile üç saat arasında sürmekle birlikte hastanın tümör sayısı ve sağlık durumu gibi nedenlerden kaynaklı olarak ameliyatın süresinde değişimler meydana gelebilmektedir. Genel olarak ameliyat için uzun bir süreç gerekli olmamakla birlikte ameliyatta kullanılan yönteme göre diğer uygulamalar seanslar şeklinde ya da aralıklarla yapılabilir. Bu tümörün ve hastanın durumuna göre değişiklik arz edebilir. Tümörler iyi ya da kötü huylu olmakla birlikte tekrar etme sıklığının yüksek olmasından kaynaklı dikkatli bir şekilde gerçekleştirilmesi gereken bir süreç olarak karşımıza çıkar.
Ameliyattan sonra iyileşme hızı hasta yaş, genel sağlık durumu ve hastaya uygulanan işlem türüne göre farklılıklar gösterebilmektedir. Bu ameliyattan sonra iyileşme tümörün ne kadar büyük olduğuna ve hangi çıkarma yönteminin kullanıldığına bağlıdır. Hastanın cerrahi yarayı uygun şekilde önemsemesi ve bu yaraya ameliyat sonrasında dikkat etmesi oldukça önemlidir. Bu süreçte hasta genel olarak iki hafta içerisinde günlük hayatına yavaşça dönmeye başlamaktadır. Ameliyat, tedavi ve iyileşme süreçleri, kişiden kişiye farklılık gösterebilmektedir. Kişi ne kadar dikkatli olursa o kadar kısa sürede iyileşme sağlanır.
Geçirilen ameliyat sonrası vücudun daha çabuk toparlanması ve daha çabuk iyileşmesi için beslenme çok önemli bir konumda yer alır. Herhangi bir ameliyat sonrasında kişinin fiziksel ve ruhsal durumu sebebiyle iştahının normalden daha az olması mümkündür. Vücudunuzun ihtiyaç duyduğu vitamin, protein ve mineralleri almak için çabalamak gerekir. Kişi ameliyat olduğu bölgeye göre yeme içme alışkanlıklarını düzenlemeli. Hangi ameliyatı olursa olsun sigara, alkol gibi zararlı alışkanlıklardan uzak durmalı ve kendisine dikkat etmelidir.
Ameliyat yapıldıktan sonra dikkat edilmesi gereken pek çok nokta bulunmaktadır. Hastalığa tekrardan yakalanmamak için beslenme ve günlük aktivitelere dikkat edilmesi gerekmektedir. Mümkün olduğunca günlük, ağır ve tehlikeli işlerde ameliyat olduğunuz tarafı kullanmayın. Psikolojik olarak depresyon ve kaygıdan uzak durmaya çalışın. Doktorun önerdiği günlük aktiviteleri yapmaya özen gösterin. Ameliyat kadar ameliyat sonrası sürecin de önemli olduğunu aklınızdan çıkarmayın.
Meme Kanseri, kadınlarda sağlık açısından ciddi problemler başında gelmektedir. Ancak günümüz teknolojisi ile birçok kadın, bu rahatsızlıktan kısa süre içerisinde kurtulabilmektedir. Burada tabi ki de erken teşhis gibi faktörler de etkili olmaktadır ancak iyi bir doktor ile iletişim kurmanın öneminden de söz etmek gerekiyor. İyi bir doktor bulmak adına araştırma yapmak ve doğru bölüm, doktor ile iletişim kurmak önemli bir gerekliliktir. Tüm bunlardan kaynaklı olarak “Meme Kanseri Ameliyatı için Hangi Bölüme ve Doktora Gidilmelidir?” sorusu birçok hasta tarafından soruluyor. Burada radyoloji bölümüyle iletişime geçmeniz ve bu soruyu onlara aktarmanız, detayları onlarla paylaşmanız iyi bir fikir olabilir ve doğru bir bölüm ve doktor seçimi konusunda daha kalıcı bir çözüm bulmanızı sağlayabilir.
Meme kanseri ameliyatı hastalığın durumu ve ameliyatın yapıldığı bölgeye göre farklılıklar göstermektedir. Hastalık her kişide aynı seyirde olmayabilir. Bu yüzden bu konu hakkındaki en net bilgiyi her zaman doktor size verir. Bu yüzden süreç hakkında daha net bilgi almak isterseniz doktorunuza başvurabilirsiniz.
Meme kanseri nedir?
Hücrelerin DNA’sında oluşan bozulma sebebiyle meme dokusunda aşırı çoğalmasıyla oluşan hastalık, meme kanseri olarak tanımlanır.
Meme kanseri belirtileri nelerdir?
Meme kanseri belirtileri hastalığın seyrine ve kişinin hastalık öyküsüne göre değişse de en sık rastlanan bulgular; memede veya koltukaltında ele gelen kitlelerdir. Ayrıca meme başında akıntı, meme başının içe çökmesi veya şeklinin bozulması, meme başı derisinin soyulması, kabuklanması, memede ödem ve şişlik en sık rastlanılan belirtilerdir.
Meme kanseri neden olur?
‘Meme kanseri neden olur’ sorusunun birçok cevabı olabilir. Özellikle de kadın olmak bu hastalığın en önemli risk faktörüdür. Ayrıca 50 yaşın üstünde olmak, birinci derece yakın akrabalarda kanser teşhisi konulmuş kişilerin olması, erken adet görmek, aşırı kilolu olmak, hiç doğum yapmamış veya hiç emzirmemiş olmak ve en önemlisi de Meme kanseri geni (BRCA) taşımak meme kanserine neden olan faktörler arasındadır.
Ele gelen her kitle kanser midir?
Ele gelen her kitle kanser değildir. Hatta memedeki 10 kitleden 8’i iyi huyludur yani kanser sınıfına girmez. Ele gelen bir kitle varsa ancak gerekli tetkikler yapılarak kanserli olup olmadığı anlaşılabilir.
Meme kanseri nasıl tedavi edilir?
Meme kanseri tedavisinde birçok farklı tedavi protokolü vardır. Kanserli hücre ameliyat ile alınabilir, meme dokusunun tamamen alınması için mastektomi uygulanabilir. Cerrahi işlemden sonra yüksek enerjili x-ışınları ile radyoterapi, kanserleri hücreleri yok etmek için kemoterapi, hormonal terapi veya hedefe yönelik terapi tercih edilebilir.
Memedeki kanser ağrı yapar mı?
Meme kanseri görülen hastalarda ağrı şikâyeti çok azdır. Meme kanseri olan hastaların %1 ila 2’sinde meme ağrısı meydana gelebilir. Çok nadir olmakla birlikte birçok bireyde meme kanserinin tek belirtisi ağrı da olabilir.
Kanserli memenin görüntüsü nasıl olur?
Meme dokusunda meydana gelen kanser hücreleri memenin cilt dokusunu da değiştirmeye başlar. Meme ucu içe doğru çökerken ciltte; kırmızı pembe yaralar, kızarıklık, kabuklanma, pullanma görülebilir.
Emzirirken memede görülen kanser belirtileri nelerdir?
Emzirme sürecinde memede görülen kanser belirtileri arasında zirvede meme iltihabı olarak bilinen mastit vardır. Emziren annelerde çok sık rastlanılan bir meme enfeksiyonu olan mastit, meme kanserine sebep olan tümörler nedeniyle görülebilir. Eğer emziren anne, memesinde herhangi bir ağrı, şişlik, hassasiyet veya kitle hissediyorsa en kıza zamanda doktora başvurmalıdır.
Meme kanseri gebeliğe engel mi?
Meme kanseri için uygulanan tedavi, hastanın gelecekte bebek sahibi olmasını engelleyebilir. Bu durumun önüne geçmek için ya yumurtalıkların ya da yumurtalıktan alınan dokunun saklanması gerekir. Eğer kişi evliyse kadının yumurtası, erkeğin spermi ile döllenerek embriyo elde edilir ve bu embriyo saklanabilir. Kanser tedavisi tamamlandıktan sonra ise çiftler bebek sahibi olabilir.
Meme kanseri şüphesi varsa ne yapılmalı?
Eğer kişi elle muayene ettiğinde eline kitleler geliyor, aynada baktığında memesinde asimetri, cilt bozukluğu gibi farklar seziyor ve memesinde ağrı, hassasiyet yaşıyorsa doğru ve tam bir tanı için uzman bir doktora başvurmalıdır.
Genel Cerrahi ve Onkolojik Cerrahi Uzmanı
1986 yılında İstanbul Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. Uzmanlık eğitimini Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaparak 1991 yılında Genel Cerrahi Uzmanı oldu ve aynı hastanede genel cerrahi uzmanı olarak çalıştı.
2017 yılında Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nden profesörlük unvanı alan, Prof. Dr. Gürkan Yetkin; 2021 yılının sonuna kadar Genel Cerrahi alanında Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Eğitim Görevlisi olarak çalıştıktan sonra, 2022 yılı itibari ile İstanbul Fulya’da kendi kliniğinde hasta görmekte ve çeşitli hastanelerde ameliyatlar gerçekleştirmektedir.
Tıbbi İlgi Alanları;