Sürekli Yorgun Olmanızın Suçlusu Guatr Olabilir
Vücudumuzda yer alan kelebek şeklindeki bir organ, bedenin sağlıklı gelişimi üzerine çok belirleyici bir rol üstleniyor ve metabolizmadan hormon üretimine kadar birçok işlevde önemli görevlerde yer alıyor. Kendisi küçük etki alanı büyük olan bu organ tiroit bezinden başkası değil!
Kimi zaman çok çalışıp hipertiroidiye kimi zaman az çalışıp hipotiroidiye kimi zamanda çok büyüyüp guatra sebep olabilen tiroit hastalıklarının temel nedeni ise iyot eksikliği olarak kabul ediliyor.
Özellikle guatr hastalığında tiroitler fonksiyonlarını sağlıklı bir şekilde yerine getiremediğinden kişi kendini sürekli yorgun, halsiz ve uykusuz hissedebiliyor. Yaşam kalitesini etkileyen ve kişiyi kronik bir yorgunluğa sürükleyen guatr ve bitkinlik hali arasındaki ilişki blog yazımızda…
Guatr hastaları neden kendini yorgun hissediyor?
Tiroit bezinin aşırı büyümesiyle ortaya çıkan guatr hastalığının en yaygın belirtisi geçmek bilmeyen yorgunluktur. Kişi genel olarak kendini enerjisiz ve halsiz hisseder. Az ya da çok uyusa bile bu yorgunluk hali devam eder. Çünkü guatr kansızlık gibi yorgunluğa neden olan birçok hastalığı da tetikler.
Guatr hastalığında tiroit hormonları olan T3 ve T4’ün düşük olması metabolik hareketlerinde yavaşlamasına ve vücudun dengesinin bozulmasına neden olur. Metabolik denge bozulduğunda yorgunluk, uykusuzluk ve sinirlilik hali gibi çeşitli semptomlara yol açabilir.
Guatrın diğer belirtileri nelerdir?
En yaygın belirtisi yorgunluk ve halsizlik olan guatrın diğer belirtileri ise şu şekildedir;
- Uykusuzluk
- Huzursuzluk
- Çarpıntı
- Ellerde titreme
- Sıcağa hassasiyet
- İştah artışına rağmen kilo kaybı
- Saçlarda dökülme ve cansızlık
- Gözlerin dışarı doğru çıkması
- Adet düzensizliği
- Cinsel isteksizlik
- Kısırlık
Bu belirtileri taşıyan kişilerin mutlaka endokrinoloji uzmanına başvurması, gerekli fiziki muayenenin ardından ilgili tetkiklerin yapılması gerekir. Eğer yapılacak kan testi ve ultrason görüntülemenin ardından kişide guatr söz konusu ise uygun bir tedavi protokolü belirlenmelidir.
Guatr en çok kadınlarda görülüyor
Guatr en çok kadınlarda görülüyor. Hormonal etkiler ve duygu durum özellikleri bakımından kadınlar daha farklı bir metabolik sisteme sahip olduğundan guatrın kadınlarda daha çok görüldüğü düşünülüyor.
Aynı zamanda orta yaş üstü kişiler, iyot eksikliği yaşayanlar, çeşitli viral enfeksiyonları geçirenler, lityum kullananlar, gebelik veya menopoz döneminde olanlar, radyasyona maruz kalanlarda guatr daha çok görülüyor.
Yorgunluktan kurtulmak için tedavi şart!
Hayatın yaşam kalitesine ve kişinin psikolojik durumuna doğrudan etki eden yorgunluk ve sinirlilik halinde kurtulmak için guatrın zaman kaybetmeden tedavi edilmesi gerekir. Eğer hastada hormon eksikliği söz konusu ise bu durumda hormon ilaçları ile tedavi edilme yoluna gidilir.
Aksi durumda ise tiroit hormonunu baskılayacak ilaçlara ve radyoaktif iyot tedavisine başvurulur. Her iki koşulda da ilaçların kesinlikle aksatılmadan tüketilmesi gerekir. Eğer kişide nodüler guatr varsa bu durumda cerrahi operasyon gerekebilir.
Nodülün iyi huylu olması durumunda büyüme yoksa ve kişide şikayetlere yol açmıyorsa düzenli takip yapılarak ameliyat edilmez. Ancak nodül kötü huyluysa ve kanser riski taşıyorsa bu durumda tiroit bezinin bir kısmı veya tamamı çıkarılabilir.
Sağlıklı günler dileriz.
Kaynakça:
https://my.clevelandclinic.org/health/diseases/12625-goiter

1961 yılında İstanbul’da doğan Prof. Dr. Gürkan Yetkin, orta öğretimini Galatasaray Lisesi’nde tamamladı. 1986 yılında İstanbul Tıp Fakültesi’nden mezun olan Prof. Dr. Gürkan Yetkin, 1991 yılında Genel Cerrahi Uzmanı oldu.Prof. Dr. Gürkan Yetkin; 2011 yılında Genel Cerrahi Doçenti, 2012 yılında ise Eğitim Görevlisi oldu. 2014 yılında, Sağlık Bakanlığı’nca verilen Onkolojik Cerrahi Yandal Uzmanlık Belgesi’ni almaya hak kazandı.Meme Cerrahisi, Endokrin (Tiroid ve Guatr) Cerrahisi, Onkolojik Cerrahisi (Kanser Cerrahisi) ve Laparoskopik Cerrahi alanında çalışmalar yürüten Prof. Dr. Gürkan Yetkin; 2021 yılının sonuna kadar Genel Cerrahi alanında Sağlık Bilimleri Üniversitesi Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Öğretim Üyesi olarak çalıştıktan sonra, 2022 yılı itibari ile İstanbul Fulya’da kendi kliniğinde hasta görmekte ve çeşitli hastanelerde ameliyatlar gerçekleştirmektedir.